İnsanlar gibi besinlerin de hayatı vardır ve insanlar gibi doğar, yaşar ve hayatlarının sonuna gelip ölürler. Her ölüm gibi onların da gidişleri bazı insanları derinden üzerken bazılarının da hayatında bir değişikliğe neden olmaz. Hemen alışırlar yokluklarına yani. Bazen de hayatlarını sürdürebilmek için şekil değiştirirler. Ama özlerinde hep aynıdırlar. Bildiğiniz gibi şekilci bir dünyada yaşıyoruz. Onlar da bu değişime ayak uyduruyorlar sadece. Aslında siz de şahit olmuşsunuzdur çoğu gidişe. Belki hatırlamıyorsunuzdur. Mesela çocukluğunuzda ne kadar çok pamuk şeker vardı, değil mi. Her zaman, her köşebaşında bulunuyordu rahatlıkla. Ya da başka bir lezzet, başka bir mutluluk; macun. Renk renk, farklı aromalarda aynı çubukta. Farklı işlemlerden geçerek tüketime sunulsa da değişen tek şeyin şekil olduğunu fark etmişsinizdir. İkisi de şeker mamulü sonuçta. Şimdi yanlış anlaşılmasın, şeker öldü filan demiyorum. Sadece şekil değiştirdi. Artık yapay tatlandırıcılar var. Hani şu hafif, şekersiz ürünlerde filan bunlar kullanılıyor. Tatlandırıcılar hakikaten derya deniz günümüzde. O yüzden o konuya hiç girmeyip biraz erteleyelim. Bunları niye anlattım size biliyor musunuz? Şekerin şekil değiştirmiş bir halinden söz edecem sizlere. Bugünkü konuğum: Stevia. Tatlı diye algıladığımız o şekerli tattan vazgeçemediğimiz sürece bu tip şekil değişikliklerini çok göreceğiz gibi. Ama şimdi elimizdeki şu tatlandırıcı bitkiye bir bakalım.
Stevia, günümüzde Dünya’nın çoğu bölgesinde yetiştiriliyor, ama en büyük üreticiler listesinde Çin en önde gidiyor. Stevia aslında Güney Amerika’da yetişen bir çalı türünün yapraklarından doğal olarak üretiliyor. Güney Amerika’da 50 yılı aşkın bir süredir kullanılıyor. Özellikle diyabet hastalarında. Diyabet hastalarında kullanılıyor çünkü kana karıştığında minimal düzeyde kan glikoz seviyesinde, insülin düzeyinde, hipertansiyon oluşumda ve kiloda herhangi bir etkisinin olmadığı saptanmış çalışmalarla. Bu çok önemli bir gelişme çünkü diyabetli hastaların az miktarda stevia kullanılan tatlıları tüketebileceği ve diyabetin insan hayatına olan etkilerinin azaltıldığı anlamına geliyor. Bir diğer sevilme nedeni ise stevianın kalori içermediği herhangi bir toksik madde içermemesi. Yani obeziteli bir bireyin günlük diyetinde kullanılabilir. Kilo kontrolü artık çok daha kolay. Kalori dengelenmesinde akıllıca bir çözüm gibi görünüyor. Bir başka çalışma ise stevianın diş plaklarının gelişimini durdurduğunu ve kalsiyumun emilim miktarını arttırdığını kanıtlar nitelikte Durum böyle olunca doğal olarak yetiştirildiği ve tüketildiği için Türkiye de dahil olmak üzere bir çok ülkede talep artmış durumda. Şeker kullandığınız dondurmalardan çeşitli tatlılara, içeceklerinizden soslara ve hatta ekmeklerinize yani hamura kadar her şekilde kullanabiliniyor stevia. Şekerin şekil değiştirmiş, aynı zamanda zararlarının azalmış bu halinin adını ilerleyen günlerde daha çok duyacakmışız gibime geliyor.