SİRKENİN BASİT ANATOMİSİ (KENDİNİZ YAPIN)

Çok güzel bir yemek eşlikçisidir salata değil mi? Bazıları için değil. Çünkü o aynı zamanda bir ana yemek. Salata aslında net bir içeriği olan bir yemek değil. Yani nereye çekseniz oraya gelir. Sadece sebzelerden oluşan milyon tane çeşidi yetmiyormuş gibi tatlısı, tuzlusu, ekşisi, etlisi, meyvelisi her şeyi yapılabilir. Bu açıdan çok özgürlükçü bir yemek diyebiliriz kendisine. İçine her şeyin konulabileceği gibi genelde çok kullanılan üç madde var. Nedir onlar; tuz, zeytinyağı, sirke. Zeytinyağını önceden yazmıştık. Okumadıysanız burdan ulaşabilirsiniz. Tuz da umarım bir gün. O zaman konuğumuz sirke. Ne sirkesi diye sorularınızı duyuyor gibiyim. Cevap hepsi. Sirke diye tanımlanan her meyvenin fermente olmuş suyunu konuşacağız konuğumla. O yüzden yazımız biraz uzun olursa kusurumuza bakmayın. Çünkü bir de evde sirke yapımını anlatacağım. Sonra sizinle paylaşacağım. Ki paylaşmışım ki okuyabiliyorsunuz. Neyse çok uzatmayayım, başlayayım ben en iyisi.

 

Şimdi öncelikle sirke nedir? Sirke aslında fermente olmuş meyvenin ya da artık her ne kullandıysanız onun suyudur. Birazdan da okuyacağınız üzere yapımı ciddi derecede basit. Faydalarına gelecek olursak, ha önce şunu söyleyeyim tabi ki kullandığınız malzemeye bağlı bazı özellikler değişebilir. Ama malzemenin bütün etkileri görülecek diye bir şey çünkü fermente oluyor sonuçta. Fermantasyonun iyi tarafları da var tabi. Mesela fermantasyon sonucu oluşan polifenoller antioksidan etkisi gösterirler ve oksidatif stresle mücadele ederler. Fareler üzerinde yapılan bir çalışmada sirke damlatılmış mısır nişastası ile beslenen farelerde kan glikoz oranının düştüğü gözlemlenmiş. İnsanlar üzerinde kesin sonuç bildiren bir deney yok. Ancak insülin direnci olan bireylerde yapılan bir çalışmaya göre tokluk insülin hassasiyetini %34 arttırmış. Tip 2 diyabetli bireylerde yapılan bir çalışmada ise insülin hassasiyetini %19 arttırdığı bulunmuş. Bu yüzden teoride yavaş ilerleyen diyabette potansiyel bir tedavi olarak kullanılabileceği düşünülmekte. Spesifik olarak elma sirkesinin doygunluk seviyesi üzerinde etkisi görülmüş. Bu da doğal olarak kilo kontrolü üzerinde etkisi olabileceğini düşündürtmüş insanlara. Japon obezlerde yapılan bir çalışmada elma sirkesi tüketiminin toplam yağ kütlesinde ve doğal olarak vücut ağırlığında azalmaya neden olduğu gözlemlenmiş. Ayrıca kan trigliserit seviyesinde de düzelme tespit edilmiş. Zaten bu da kolesterolü düşürmek için etkili olabileceği anlamına geliyor. Ve eğer hazımsızlık sıkıntısı yaşıyorsanız elma sirkesi size yardımcı olabilir.

 

Daha çok elma sirkesi de olsa sirkenin genel etkileri bunlar. Yalnız sirkenin böyle etkileri var diye çok da şey yapmamak lazım. Sirkesiz salata da mümkün, unutmayın. Çünkü bazı yan etkilerini görmeniz mümkün. Mesela gecikmiş mide boşalması. Bu tip 1 diyabetli insanlarda kan şekerinin kontrolünü zorlaştırabilir. Ayrıca bu geç boşalma aynı zamanda geç emilim ve geç sindirim de demektir. Sirkede düşük potasyum olduğu için kan potasyum seviyenizi düşürebilir. Bu da kemiklerinizin erimesine neden olabilir. Her ne kadar sirke tüketimi ile kemik erimesi arasında bir çalışma yapılmamış olsa da uzun vadede düşük kan potasyum seviyesi böyle etkilere yol açabiliyor. Bir de unutmamak lazım ki sirke asidik bir maddedir. Yani diş minenizde rahatlıkla erozyona yol açabilir.

 

Son olarak sirkenin üretim aşamalarına bakalım. Açıkçası sirke oluşumu doğal ilerleyen bir süreç. Yani malzemeleri bir araya getirmek ve köşeye koyup unutmak dışında sizin sürece ekstra bir katkınız olmayacak. Evet, unutmak dedim çünkü en uygun koşullarda bile sirke oluşumu en az 3 hafta sürüyor. Biz yine de ortalama 1.5 -2 ay diyelim. Yapmanız gereken ana malzemeye karar vermek ve mümkünse olgunlaşmış olanlarını seçmek. Bir kavanoza sadece yıkayıp dilimleyerek koymak. Üstünü geçecek kadar su eklemek ve beklemek. Aslında olay bu kadar. Ama işlemi hızlandırmak için yapabileceğiniz bir iki dokunuş var. Birincisi suya daha önceden yapılmış aynı tür sirke eklemek. İkincisi ise sirke anası da denilen asetik asit bakterilerinin oluşturduğu jelimsi yapıyı eklemek. Sirke anasını önceden yaptığınız sirkenin üstünde bulabilirsiniz. Sirkenizin içinde ilk önce alkol fermantasyonu gerçekleşecek, beklemeye devam ettikçe alkol gidip sirke gelecek. Bakteriler sağ olsun tabi. Bir de sirke kavanozunuzu köşeye kaldırmadan üstünü bir tülbentle örtüp paket lastiği ile tutturmayı unutmayın. Bu yöntemle ada çayı, ardıç, bal, ayva, beyaz üzüm, kırmızı üzüm, hurma, elma, çilek, nar, kayısı, nane ve pirinç sirkelerini yapabilirsiniz.

 

Sirke üst düzey koşullarda bile en az 3 haftada oluşurken siz marketlerde neden bu kadar çok sirke görüyorsunuz? Çünkü gördükleriniz çoğunlukla sirke değil. Renklendirilmiş asitli su. O şişelerin içindekiler kısmına bakarsanız. ne kadar çok katkı maddesi olduğunu görebilirsiniz. O yüzden hazıra güvenmeyip kendiniz yapsanız hem içiniz rahat olur hem de ciddi bir ekonomi sağlarsınız.