YAPI TAŞLARIMIZI NE KADAR TANIYORUZ??

Karbonhidratlar herkesin malumu artık. Biliniyor ama pek hoş karşılanmıyor. Çünkü kötü bi intiba bırakmış insanlar üzerinde. Yersem kilo alırım korkusuyla istenmeyen üvey evlat muamelesi görmüş yıllarca. Hala da görüyor. Hayatımızdan tamamen çıkardık sanıyoruz ekmek, pirinç vb. tüketmeyince. Ama aslında çok yanılıyoruz. Sağlıklı diye pişirdiğimiz sebzede, ara öğün yaptığımız meyvelerde, içtiğimiz sütte hep var onlar. Kaçmamız imkansız. Kaçmayalım da zaten. Çünkü onları sevmesek de onlara mecburuz. Bi kere onlar vücudumuzun temel enerji kaynağı. Hareketlerimizi mümkün kılıcı bir unsur.  Her şey gibi onun da sağlıklısı ve sağlıksızı var tabi. Önemli olan sağlıklısını tüketmek.

protein ile ilgili görsel sonucu

Bildiğiniz gibi bizim üç tane temel makro besin ögemiz var. Karbonhidrat, protein ve yağ. Karbonhidratların kötü bir intibası olduğundan bahsettim. Keza yağların da öyle. Çünkü toplumunda ne kadar yağ o kadar kalori demek. 1 gram yağın rakiplerini geride bırakıp 9 kalori verdiği düşünülürse haksız da sayılmazlar. Geriye bi tek protein kalıyor. Ve o da sağlıklı addediliyor. Durum böyle olunca insanlar proteinden medet umuyor ve proteine yükleniyor. Peki protein her şeye yeter mi? Ya da aşırı protein vücudumuzda ters teper mi?

 

Yıllardır aldığımız eğitime dayanarak proteinin vücudumuzun temel yapı taşı olduğunu biliyoruz. Proteinler enzimlerin ve çeşitli hormonların yapısına katılır. Zaten enzimlerin yapısına katılıyorsa vücudumuzun her tarafında çok önemli işlevleri var demektir. Kaslar da var tabi. Yani proteinin önemsiz bir öge olduğunu asla savunamayız. Ama bir ölçüsü olmalı. Mesela yüksek proteinli bir diyete başlamaya karar verdiniz. Aklınıza ilk gelen besinler hangileri olurdu? Kırmızı et, yumurta, tavuk, balık…? Yani hayvansal ürünler. Ama unutmamak lazım ki bunların hepsinde ayrıca kolesterol var. Yüksek proteinli besleneyim derken ateroskleroz yani damar sertliği yaşamayın. Ayrıca yüksek protein alınımının böbreklere ciddi zararları dokunabiliyor. Böbreklere ekstra yük bindirmek böbrek taşından böbreğin fonksiyonlarını kaybetmesine kadar bir çok etki yaratabiliyor. Özellikle şu kas yapmaya takıntılı insanların kullandığı protein tozlarının aşırı tüketilmesi bu tip olumsuzluklara yol açıyor.

 

Ayrıca protein içeren besinler her türlü ögeyi içermez. Oysa vücudumuz kompleks bir makinedir ve her ögeye az veya çok ihtiyacı vardır. O yüzden tek tip beslenmek doğru değildir. Mutlaka sebze-meyvenizi yiyip vitamin-mineralinizi almanız gerekiyor. Peki yüksek proteinli diyetlerin bütün sıkıntısı bu mu? Maalesef değil. Hani karbonhidratların birinci derecede enerji kaynağı olduğunu söylemiştim ya, diyelim ki çok yetersiz karbonhidrat alıyorsunuz ve vücudun glikojen depoları bitmiş durumda. O zaman enerjinizi nerden sağlar vücudunuz? Yağlardan. Yağlar da ikinci seviyedir ve enerjinin açığa çıkarılması daha zordur. Ancak yağların parçalanması sonucu keton cisimcikleri açığa çıkar. Bir süre sonra kanda biriken ketonlar ketozis denilen tıbbi bi duruma yol açar. Ketozis geçici baş ağrısına, sinirliliğe ve bulantıya yol açabilir. Eğer bu durum uzun süre devam ederse ketoasidoza, o da devam ederse komaya dönüşebilir. Ketoasidozda ağızda belli bi şekilde aseton kokusu oluşur, nefes alıp-verme hızlanır, su içme isteğinde ve yemek yeme isteğinde artış meydana gelir ve kafa karışıklığı yani konfüzyon hali oluşur. Sonrası ise tamamen koma hali. Diyabetik bireylerin daha sık başına gelen bu durum hiç de hafife alınacak bir tablo değildir. İşte yüksek proteinli diyetlerde vücudunuzun daha hızlı yağ yakmasının sebebi budur. Ama sizin düşündüğünüz gibi iyi değildir. Bi de yüksek proteinli diyetlerle verdiğiniz kilolar yağ değildir. Sudur. O yüzden bi kalıcılık sağlamaz. Geri alırsınız. Ha bi de besinlerin termik etkileri var tabi. Proteinler daha fazla ısı verirler ve midenizi daha geç terk ederler. Bu da kendinizi daha uzun süre tok hissetmenizi sağlar. Şimdi, proteinler üzerine çok konuştuğumun farkındayım. Son olarak söyleyeceğim ise; siz siz olun tek tip bir beslenmeden kaçının ve sağlıklı kilo vermek için bilimsellikten şaşmayın olacaktır.